Kendinizi birde sizden dinleyelim?
Ben Zeynep, halkın, sevenlerimin tabiriyle Memedim Zeynep. Halkımız sayesinde, onların beni hep bizsel tabirlerle benimsemesiyle çok önemli bir isim kazandım ülkemizde.
Müziğe nasıl başladınız?
Çocukluğumdan beri müziğe hep gönül verip halk aranjmanları dinleyip babamın aldığı keyboard ile çalışmalarıma başladım. Daha sonra konservatuar sınavlarına girip hem Batı Müziği, hem de Klasik Türk Müziğini kazandım. Değerli babamın "sen bir Türk çocuğusun, kendi ülkenin müziğini icra etmeni isterim" sözlerini dinleyerek klasik Türk Müziğini seçtim. Konservatuar eğitimim bittikten sonra 6 yıl kadar şan eğitimi aldım ve üniversite 2. sınıfta iken profesyonel müzik yaşantım başladı. İlk albümüm olan "İnadı Bırak" çıktıktan sonra halkımız beni Memedim Zeynep olarak tanıdı. Acısıyla tatlısıyla profesyonel müzik yaşantımda 21 yılı doldurmuş bulunmaktayım.
Müzik çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
1995 - 2016 yılları arasında 13 adet albüm yaptım. Yeni albüm çalışmalarım devam etmekte, beste araştırmasındayım. İnce eleyip sık dokuyan, mükemmeliyetçi ve idealist bir yapıya sahip olduğum için en güzel şekilde hazırlanıp sevenlerimin karşısına çıkmayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Adınızı Hep Mehmetçiklere verdiğiniz konserlerde duyduk, Ah Memedim Şarkısı Hala dillerde, siz bununla ilgili neler düşünüyorsunuz?
Türkiye Cumhuriyeti topraklarında gitmediğim yer kalmamıştır. Ohal bölgeleri dahil olmak üzere güzel ülkemizin her yerinde Şanlı Mehmetçiklerimize gurur duyarak moral konserleri düzenledik. Onların birazcık olsa yüzlerini güldürüp mutlu edebildiysem ne mutlu bana.
Müzik dışında neler yaparsınız? Buz pateni yaptığınızı duyduk ve başarılı olduğunuzu duyduk?
Müzik dışında program yapmadan hayatın akışına göre yaşamayı tercih ediyorum. O an canım pofuduk terliklerimi giyip kedilerime sarılıp uyumak istiyorsa öyle yaparım. Veya bir fanım beni ziyarete gelirse kapım her zaman açıktır. Çünkü ben onların sayesinde buralara geldim.
Babam profesyonel futbolcu olduğu için hayatım soyunma odalarında geçti. Şöhreti bir nevi babamla tattım diyebilirim. Erkek çocuğu olsaydım santrafor olurdum kesin :) Buz pateninde ise lisanslı sporuydum. Türkiye 1.liği ve 3.lüğüm var. Ayrıca yüzmeyi çok seviyorum, iyi bir yüzücüyümdür. Küçüklüğüm hep Bodrum'da geçtiği için denizkızı gibiydim. Sporu, sporun her dalını çok seviyorum.
Yeni Hedefleriniz Neler?
Aslında hedeflediğim her noktayı isabet ettirdiğime inanıyorum. Her şeyden önce kalbimle, insanlığımla, vicdanımla ve merhametimle herkesin bildiği - bilmediği bir çok olaya imza attığımı hissediyorum.
Son olarak bize ve hayranlarınıza söylemek istedikleriniz?
Hayranlarım olmasaydı ben olmazdım. Onların her bir alkışının, bakışlarına bana sergiledikleri sevginin, önünde saygıyla eğilmek benim vazifemdir. Onları kalplerinden öpüyorum , iyi ki hayatımdalar. Yanımda oldukları için tüm sevenlerime sonsuz teşekkür ediyorum.
Ayrıca bu keyifli röportaj için New Göktürk Dergisi tüm ekibine teşekkür eder, başarılarınızın devamını dilerim. Yolunuz da bahtınız da açık olsun.
