İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, bazı soruşturmalarda görevli bilirkişiyi hedef göstererek yargı görevini yapmasını etkilemeye teşebbüs ettiği iddiasıyla yürütülen soruşturma tamamlandı. İddianamede, İmamoğlu için 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ve siyasi yasak talep edildi. İddianame, mahkemenin değerlendirme aşamasında olup, henüz kabul edilmedi. Kabul edilmesi halinde dava için duruşma tarihi belirlenecek.

HAPİS VE SİYASİ YASAK İSTENDİ

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Ekrem İmamoğlu'nun "Yargı Görevi Yapanı, Bilirkişiyi veya Tanığı Etkilemeye Teşebbüs" suçunu işlediği öne sürüldü. Suçlamaya gerekçe olarak, İmamoğlu'nun düzenlediği basın toplantısında bazı davalarda görevli bilirkişiyi hedef göstererek yargı sürecini etkilemeye çalıştığı iddia edildi. İddianamede, İmamoğlu'nun bu eylemi nedeniyle 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması ve siyasi yasak uygulanması talep edildi.

İMAMOĞLU’NDAN İLK AÇIKLAMA: “SİYASET DIŞI BIRAKMA ÇABASI”

Hakkında hazırlanan iddianameye ilişkin konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, suçlamaları reddetti ve bu sürecin siyasi olduğunu öne sürdü. İmamoğlu, "Beni siyasette devre dışı bırakma çabasını gösteren kişinin adı belli, Sayın Cumhurbaşkanı" diyerek, davanın siyasi amaçlı olduğunu savundu.

İmamoğlu, "Milletimizi derinden üzen, yargı sistemimize büyük bir kara leke gibi işlenen zaman dilimini yaşıyoruz. Bu kadar pervasız bir dönemi ülkemiz ilk kez yaşıyor. Beni siyasetten uzaklaştırma çabasını gösteren kişinin adı belli. Sayın Cumhurbaşkanı. Er meydanında mertçe güreşilir. Demokrasi de öyle bir şeydir" ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, ayrıca, hakkında açılan davalarda beşinci kez siyasi yasak süreciyle karşı karşıya olduğunu belirterek, "25 yılı aşan bir hapis cezasıyla yargılanan bir kişi durumundayım. Heybeden turplardan bahseden kendileri. 25 yıla yakın hapis cezasıyla yargılanan ve hakkında siyasi yasak istenen ben diyorum ki bütün bunların arkasında Sayın Cumhurbaşkanı var" dedi.

GAZETECİLER İÇİN DE HAPİS TALEBİ

Aynı soruşturma kapsamında Halk TV çalışanları hakkında da iddianame düzenlendi. Barış Pehlivan ve Kürşad Oğuz'a “Aleni olmayan konuşmaları kayıt etmek, yayınlamak ve yargı görevini yapanı etkileme” suçlamaları yöneltildi. Pehlivan ve Oğuz için 6 yıldan 14 yıla kadar, tutuklu bulunan Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, Seda Selek ve Serhan Asker için ise 9 yıla kadar hapis cezası istendi.

SUÇLAMA VE İDDİALARIN ARKASINDAKİ OLAYLAR

İmamoğlu, daha önce düzenlediği bir basın toplantısında, hakkında açılan davalarda görev alan bir bilirkişiyi yanlı rapor düzenlemekle suçlamıştı. İmamoğlu, "Adalet Bakanı'na sesleniyorum. Biz de Cumhurbaşkanı'ndan etkilenerek basın toplantımıza bu ismi koyduk. Basın toplantımızın adı turpun büyüğü. Olmayan raporların nasıl iddianameye girdiğini, imzasız raporlarla insanların nasıl suçlandığını sizlerle paylaşacağım" ifadelerini kullanmıştı.

Bu açıklamalar sonrası İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu'nun bu sözleriyle bilirkişiyi hedef gösterdiği ve yargı görevini yapmasını etkilemeye çalıştığı iddiasıyla soruşturma başlatmıştı.

DURUŞMA TARİHİ BELİRLENECEK

Hazırlanan iddianame henüz mahkeme tarafından kabul edilmedi. Mahkemenin iddianameyi kabul etmesi halinde dava süreci başlayacak ve duruşma tarihi belirlenecek. İmamoğlu'nun siyasi yasakla karşı karşıya kalıp kalmayacağı, mahkemenin vereceği kararla netlik kazanacak.

Sürecin nasıl ilerleyeceği ve duruşma tarihinin ne zaman belirleneceği merakla bekleniyor.